Tekrar merhabalar.
Elimden geldiğince birşeyler yazmaya çalışıyorum burada. Gündem saçma haberler ve terör mevzusuyla kaynarken HSYK toplantılarının saçma haberleriyle tekrar dumur olduk. Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu ( aslında adalet mülkün temelidir deyip güvendiğimiz kurum ) yaptığı toplantılarda 15 yaşından küçüklere karşı rızaen cinsel
ilişki suçlarının ceza miktarları düşürülmeli, 765 sayılı Türk Ceza
Kanunu’nun 434. maddesindeki uygulama yeniden hayata geçirilmeli.”
(Yürürlükten
kaldırılan bu madde kaçırılan veya alıkonulan kadının evlenmesi halinde
koca hakkındaki cezanın 5 yıl ertelenmesini öngörüyor. Ayrıca söz
konusu madde mağdurun tecavüzcüsüyle evlenme maddesi olarak yoğun şekilde tartışılmıştı.)
Yani olay Nihat Doğan'ın şarkısı erkek hegamonyasına dönüştü. Benim olmazsan taciz ederim utanmaz üstüne tecavüz de ederim.
Neymiş efendim eğer bu uygulama hayata geçirilirse adaletteki iş yükü de azalacakmış. Hem insan dahi denmeyecek yaratıklarla tecavüz edilen kişiyi evlendirceksin. Ondan sonra diyeceksin ki adalet yerini buluyor iş yükümüz az. Bide olduda bitti maşallah. El insaf yahu. Hem hayvanı akla, hemde sokağa sal ki yarın bir gün bir başkasına daha saldırsın. Bu nasıl adalet.
Bu saçma sebepten ötürü HSYK bilinçli ve hakkını arayan bir genç olarak şiddetle kınıyorum